Eski Van Şehri'nde 1. Dünya Savaşı'nın izleri: Gülle ve çok sayıda mermi kovanı bulundu
Birçok medeniyetten izler taşıyan Van Kalesi'nin güneyindeki Eski Van Şehri'nde yürütülen kazılarda, Birinci Dünya Savaşı'na ait çok sayıda gülle ve mermi kovanı bulundu.
Milattan Önce 3000'li yıllardan itibaren farklı medeniyetlerin izlerini taşıyan görkemli Van Kalesi'nin güneyinde yer alan Eski Van Şehri, yaklaşık 450 bin metrekarelik bir alana kuruldu. Van Kalesi; Urartu, İskit, Med, Pers, Roma ve Sasani gibi medeniyetlerin izlerini taşırken, Eski Van Şehri'nde Selçuklu ve Osmanlı dönemlerine ait izler bulunuyor. 1069 yılında Selçuklu Sultanı Melikşah tarafından fethedilen şehir, Osmanlı Devleti dönemine kadar çeşitli Türk-İslam devletlerinin kontrolünde kaldı. 20. Yüzyıl'ın başlarında Osmanlı hâkimiyetindeki Eski Van Şehri, Ermeni ayaklanmaları ve 1. Dünya Savaşı'nın etkisiyle büyük ölçüde tahrip oldu.
2024 yılında başlatılan kazı ve restorasyon çalışmalarıyla, Eski Van Şehri'nin mimari dokusunun korunarak gelecek nesillere aktarılması hedefleniyor. Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın "Geleceğe Miras" projesi kapsamında yürütülen çalışmalarda, Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi (Van YYÜ) Sanat Tarihi Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Gülsen Baş Terzioğlu'nun başkanlığında 15 kişilik uzman ekip görev yapıyor.
"Elde ettiğimiz kalıntılar son derece ilgi çekici"
İHA muhabirine konuşan Van YYÜ Sanat Tarihi Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Gülsen Baş Terzioğlu, 2025 yılı arkeolojik kazıları kapsamında Van'ın güneybatı köşesinde yer alan Osmanlı Kışlası'nda yürütülen çalışmalarda, 19. Yüzyıl'a ait önemli kalıntılar elde ettiklerini belirtti. Kazı çalışmalarında Sultan Abdülaziz döneminde inşa edilen yapının kapı ve giriş kısmında yoğunlaştıklarını ifade eden Prof. Dr. Terzioğlu, "Şu anda çalıştığımız alan, kışlanın kapısının ve girişinin bulunduğu, yapının doğu cephesine denk gelen kısımdır. Burada elde ettiğimiz kalıntılar son derece ilgi çekici. Hem mimari kalıntılar hem de küçük izler, yapının işlevine ve dönemine dair önemli veriler sunuyor. Kışlalar bilindiği üzere askeri birliklerin hem konakladığı hem eğitim aldığı, aynı zamanda idari ve lojistik faaliyetlerin yürütüldüğü mekanlardır. Bu alanda çok sayıda yanmış tabaka, parçalanmış ve yanmış evraklar, askeri liyakat madalyaları, gülleler ve mermi kovanları ortaya çıkarıldı. Tüm bu kalıntılar, Osmanlı'nın son dönemlerine ve kentin bu süreçte içinde bulunduğu siyasi atmosfere ışık tutmaktadır" dedi.
"800'ün üzerinde kovan bulundu"
Çalışmalarda çok sayıda yanmış evrak parçaları, askeri liyakat madalyaları, gülleler ve mermi kovanları bulunduğunu dile getiren Terzioğlu, "Gülleler farklı boyutlarda ve oldukça fazladır; 10'dan fazla gülle tespit ettik. Bazıları oldukça büyük olup, yapının bu denli tahrip olmasının nedenlerini de açıklamaktadır. Kerpiç duvarların nasıl ve hangi yöne doğru yıkıldığını, bu güllelerden hareketle büyük ölçüde tahmin edebiliyoruz. Mermi kovanlarının sayısı ise 800'ün üzerinde. Yanmış evraklar üzerinde epigraf uzmanlarımız çalışıyor. Bu belgeler tek tek çözümlenerek (transkripsiyon) bütüncül olarak değerlendirilecek. Böylece Osmanlı'nın son dönemindeki bölgesel askeri yapılanmaya dair yeni ve detaylı bilgilere ulaşma imkanı doğacaktır" diye konuştu.